1991
Nükleer bir savaştan sonraki günlerden birinde, galaksiler
arası bir tarihçinin, kendi galaksisindeki alıcıların kaydettikleri uzaktaki
küçük felaketin nedenini araştırmak üzere artık ölü durumdaki bir gezegene ayak
bastığını düşünün. Bu tarihçi (dünya ötesi fizyolojik üreme üzerinde spekülasyon
yürütmekten kaçındığımdan erkek ya da kadın demiyorum), gelişkin nükleer silah teknolojisinin
eşyalardan ziyade insanları yok edecek biçimde tasarlanması nedeniyle korunmuş
bulunan gezegen kütüphaneleriyle arşivlerine başvursun. Gözlemcimiz, bir süre
inceleme yaptıktan sonra, yeryüzü gezegenindeki insanın tarihinin son iki yüzyılının,
“millet” terimini ve bu terimden türetilen
sözcükleri anlamadan kavranamayacağı sonucunu çıkaracaktır. “Millet” terimi insanların
ilişkilerinin önemli bir boyutunu anlatır görünmektedir. Ama tam olarak neyi?
Sır burada yatar. Tarihçimiz, on dokuzuncu yüzyıl tarihini “milletlerin inşasının tarihi” olarak sunan,
ama aynı zamanda, her zamanki sağduyusuyla
“Bize sormadığınız zaman bunun ne olduğunu bilir, ne var ki hemen
açıklayamaz ya da tanımlayamayız”[1] diyebilen Walter Bagehot’ı okumuş olsun. Bu gözlem Bagehot açısından ve bizim açımızdan
geçerli sayılabilir, ancak, “millet” fikrine inandırıcılık kazandırır görünen
insanoğlunun deneyimini yaşamayan galaksiler arası tarihçiler acısından geçerli
değildir.
Son on beş-yirmi yılda çıkan yayınlar sayesinde böyle bir
tarihçinin eline, kendisine yardımcı
olacak analizleri içeren kısa bir okuma listesi tutuşturmak ve söz konusu
listeyi bugüne kadar bu alandaki en kapsamlı referansların yer aldığı A. D.
Smith’in “Nationalism: A Trend Report and Bibliography” adlı çalışmasıyla
tamamlamak mümkün olacaktır sanırım[2]. Bu çalışmalarda erken dönemlerde yazılmış
olanlar pek tavsiye edilmeyecek ve okuma listemiz, ileride açıklığa
kavuşacağını umduğumuz nedenlerden ötürü ve ayrıca o devirde milliyetçi ve ırkçı
retoriğin dışında çok az şey yazıldığından, on dokuzuncu yüzyıl liberalizminin klasik döneminde kaleme alınmış çok
az çalışmayı içerecektir. Kaldı ki, John Stuart Mill’in Considerations on
Representative Government'nın konuyla ilgili pasajlarında ve Ernest Renan’ın ünlü
“Millet Nedir?” konferansında[3] görüldüğü üzere, o dönemin en iyi yapıtları aslında çok özet çalışmalardı.
Okuma listemiz, tarihsel açıdan gerekli bazı yapıtların yanı
sıra, konuyu hiçbir önyargıya kapılmadan analiz etmeyi hedefleyen ilk önemli çabalardan
seçilecek okumaları ve İkinci Enternasyonal Marksistlerinin “milli mesele” dedikleri önemli, değeri
bilinmemiş tartışmaları da kapsayacaktır. Milletlerarası sosyalist hareketin
(ki bir sürü zeki kişiyi bağrında topluyordu) en iyi beyinlerinin (yalnızca birkaçını
sayarsak; Kautsky, Luxemburg, Otto Bauer
ve Lenin) niçin bu sorunda yoğunlaştıklarını ileride göreceğiz[4]. Bu
listeye Kautsky’nin bazı çalışmaları büyük ihtimalle, Otto Bauer’in Die Nationalitatenfrage
ise kesinlikle girecektir; gelgeldim, sınırlı ama -özgün olmasa bile- görmezlikten
gelinemeyecek entelektüel hasletlerinden ziyade yazılışından sonraki politik etkilerinden
dolayı, Stalin’in Marksizm ve Ulusal Sorun ve Sömürge Sorunu'nu da listeye
dahil edilmesi gerekmektedir[5].
Bana kalırsa, Birinci Dünya Savaşı’ndan sonra milliyetçiliği
konu alan akademik incelemelerin “ikiz kurucuları” diye adlandırılan kişilerin (Carleton B. Hayes ve Hans Kohn)[6]çağından
bu listeye girmeyi hak eden çalışma sayısı fazla değildir. Bu konunun, Avrupa haritasının
ilk (ve anlaşıldığı üzere, tek bir) defa milliyet ilkesine göre yeniden çizildiği,
Avrupa milliyetçiliğinin sözcük dağarcığının, en azından Hans Kohn’un üzerinde
bir hayli durduğu yeni sömürge kurtuluş hareketlerince ya da Üçüncü Dünyacılığı
savunanlarca benimsenmeye başladığı bir dönemde dikkatleri kendinde toplamasından
daha doğal bir şey yoktu[7]. Söz konusu dönemdeki yazıların bu alanın öğrencilerini
bir hayli vakit alan hazırlık okumalarından kurtarabilecek biçimde, daha eski
yayınlardan derlenen yığınla malzemeyi içerdiğinden de kuşku duyulamaz. Bu çalışmaların
büyük bölümünün eskimesinin temel nedeni, esasen yeni bir döneme geçilmiş
olduğunu (burada, Marksistlerin bu gelişmeyi tahmin etmiş olduğunu ekleyelim) milliyetçilerin
dışında herkesin kabul etmesiydi. Milletlerin, Bagehot’ın düşündüğü gibi,
“tarih kadar eski”[8] olmadığını artık (bilhassa Hayes ile Kohn’un çağındaki çabalarla)
bilmekteyiz. Sözcüğün modern anlamı taş çatlasa on sekizinci yüzyıldan eskiye
dayanmaz. Milliyetçilik üzerine akademik yayınlarda çoğalma görülmüş, ama
sonraki on yıllarda fazla bir ilerleme kaydedilmemiştir. Birtakım insanlar önemli
bir katkı diye, milletlerin oluşumunda iletişimin rolünü vurgulayan Kari
Deutsch’un çalışmasına işaret edeceklerdir, ne var ki bence bu yazarın vazgeçilmez
bir önemi yoktur[9].
Milletler ve milliyetçilik konulu literatürün yaklaşık yirmi
yıl önce neden çok verimli bir aşamaya girdiği sorusunun net bir cevabı yoktur,
zaten herkes bu fikri kabul etmiş değil. Henüz evrensel ölçüde genelgeçer bir görüş
değil bu. Ben, fazla ayrıntıya girmesem bile, son bolümde bu soruna eğileceğim.
Ne olursa olsun bu satırların yazarının kanısına göre, 1968-88 döneminde
milletlerin ve milli hareketlerin ne olduğu, tarihsel gelişmede nasıl bir rol
oynadıkları sorununa gerçekten ışık tutan çalışmaların sayısı, iki kat daha uzun
bir zaman dilimini kucaklayan önceki dönemdeki çalışmalardan fazladır. Metin
boyunca bu çalışmalardan hangilerini ilginç bulduğum açığa çıkacak, ancak bu
noktada birkaç nemli başlığa değinmek yararlı olabilir; yalnız konuyla ilgili
kendi yazılarımın birisi dışındakileri anmaktan bilerek kaçınacağım[10].
Aşağıdaki özet liste bu alanı tanımayı sağlayabilir. Milli kurtuluş
hareketlerinin bileşiminin çözümlenmesinde yeni bir çığır açan Hroch’un çalışması
dışında yazarları alfabetik sırayla aktarıyorum:
—Hroch, Miroslav. Social Preconditions of National Revival in Europe
(Cambridge, 1985). Bu kitap, yazarın Prag’da 1968’de ve 1971’de yayımladığı
iki çalışmanın bulgularını birleştirmektedir. *
—Anderson, Benedict. Imagined Communities (Londra, 1983) [Türkçesi,
Hayali Cemaatler, Çev.
İ. Savaşır, Metis Yay., 1992].
—Armstrong, J. Nations before Nationalism (Chapel Hili,
1982).
—Breuilly, J. Nationalism and the State (Manchester, 1982).
—John W. Cole ve Eric R. Wolf. The Hidden Frontier: Ecology and
Ethnicity in an Alpine Valley (New York ve Londra, 1984).
—(Der.)
J. Fishman,
Language Problems o f Developing Countries (New York, 1968).
—Ernest Geliner, Nations and Nationalism (Oxford, 1983) [Türkçesi,
Uluslar ve Ulusçuluk, Cev.
B. E. Behar-G. Ozdoğan, İnsan Yay., 1992]
—(Der.)
Hobsbawm,
E. J. ve Ranger, Terence. The Invention of Tradition (Cambridge, 1983). **
—Smith, A. D. Theories of Nationalism (2. basım, Londra, 1983). ***
—Szucs, Jeno. Nation und Geschichte: Studien (Budapeşte, 1981).
Bunlara, bir “millet”le öznel bir özdeşleşme duygusuyla
yazılan, ama konuyu da ender rastlanabilecek ölçüde tarihsel bağlama oturtup çok
iyi yoğuran parlak bir deneyi eklemekten kendimi alıkoyamayacağım:
GwynA. Williams’ın The
Welsh in their History (Londra ve Canberra, 1982) içindeki “When was Wales?” başlıklı
denemesi.
Sayılan yayınların çoğu “/Bir/ millet nedir?” sorusuna
ayrılmıştır. Çünkü insan gruplarını bu şekilde sınıflandırmanın temel özelliği;
bir millete ait olanların, milletin bazı açılardan kendi üyelerinin toplumsal
varoluşu, hatta bireysel kimliğinde asli ve temel bir yer tuttuğunu iddia
etmelerine rağmen, pek çok insan topluluğundan hangisinin bu şekilde
nitelenmesi gerektiğine karar vermenin tatmin edici bir kriterinin
bulunamamasıdır. Bu, tek başına alındığında, şaşırtıcı değildir; çünkü “millet’i
insanın tarihinde çok yeni bir öge olarak düşünür, özgül -ve kaçınılmaz olarak
yerel ya da bölgesel- tarihsel konjonktürlerin ürünü sayarsak, “millet”in dünyanın
geneline dağılmış olan insanlardan ziyade, başlangıçta da görüldüğü gibi, birkaç
yerleşim yerinde ortaya çıkmasını bekleriz. Gelgelelim problem, gözlemcimize
bir kuşu nasıl tanıyacağını ya da bir fareyi bir kertenkeleden nasıl
ayıracağını anlatabilmemiz gibi, bir milleti diğer birimlerden a priori nasıl
ayıracağını anlatmanın bir yolunun var olmamasıdır. Millet izleme kuş izlemeye
benzeseydi işimiz kolay olurdu.
E. J. Hobsbawm, 1780’den Günümüze Milletler
ve Milliyetçilik “Program, Mit, Gerçeklik”, “Nations
and nationalism since 1780 ‘Programme, myth, reality’”, Ayrıntı Yayınları, 2010/4,
s. 14-19
Notlar
1. Walter Bagehot, Physics and Politics (Londra,
1887), s. 20-21.
2. A. D. Smith,
“Nationalism, A Trend Report and Bibliography”, Current SociologyXXI/3, Lahey ve Paris,
1973. Ayrıca bkz. aynı yazarın Theories o f Nationalism (Londra, 2. basım,
1983) ve The
Ethnic Origins o f Nations (Oxford, 1986) adlı kitaplarındaki kaynakçalar.
Profesör Anthony Smith şu sırada İngiliz dilindeki okurlar için bu alanın
başlıca kılavuzudur. (Smith’in bu alandaki son çalışması Türkçede yayımlanmıştır:
Milli Kimlik,
Cev.
B. Sina Şener, iletişim Yay., 1994 - c.n.)
3. Ernest Renan, Qu'est ce que c ’est
une nation? (Conf6rence
faite en Sorbonne le 11 mars 1882) (Paris, 1882); John Stuart Mill, Considerations on Represen-
4. Zamanın başlıca
Marksist yazarlarının yazılarından bir seçki dahil olmak üzere yararlı bir
giriş olarak, Georges Haupt, Michel Lowy ve Claduie Weill, Les Marxistes et la
guestion nationale 1848-1914 (Paris, 1974). Otto Bauer’in Die
Nationalitatenfrage
und die
Sozialdemokratie'si (Viyana, 1907; 1924’te çıkan ikinci basımında önemli bir
yeni giriş bölümü bulunmaktadır) nedense İngilizceye çevrilmemiştir. Yakın
zamandaki bir deneme için, Horace B. Davis, Toward a Marxist Theory
o f Nationalism (New
York, 1978).
5. 1913 tarihini
taşıyan bu metin, etkisi komünistlerle sınırlı kalmayan, özellikle bağımlı dünyayı
kapsayacak biçimde milletlerarası düzeye yayılan bir ciltte, Mancism and the
National and Colonial Question (Londra, 1936), Joseph Stalin'in diğer
yazılarıyla birlikte yayımlanmıştı. [Marksizm ve Ulusal Sorun ve Sömürge Sorunu,
Çev. M. Erdost, Sol Yay., 1990]
6. Carleton B. Hayes, The Historical
Evolution o f Modem Nationalism (New York, 1931) ve Hans Kohn, The Idea o f
Nationalism. A Study in its Origin and Background (New York, 1944); bu çalışmalar
değerli tarihsel materyaller barındırmaktadır. “Kurucular” deyişinin kökeni
filolojik ve kavramsal tarih alanının paha biçilmez bir incelemesidir, A.
Kemilainen, Nationalism.
Problems Conceming the Word, the Concept and Classification (Jyvaskyla, 1964).
7. Bkz. Hans Kohn, History o f
Nationalism in the East (Londra, 1929); Nationalism and Imperialism in the
Hither East (New
York, 1932).
8. Bagehot, Physics and Politics, s. 83.
9. Kari W. Deutsch, Nationalism and Social
Communication. An Enquiry into the Foundations of Nationality (Cambridge, 1953).
10. Bunlar, The Age of Revolution,
1789-1848 (1962), The Age of Capital, 1848-1875 (1975) ve The Age of Empire,
1875-1914 (1987)’deki
konuyla ilgili bölümlere ek olarak kaleme alınmış şu yazılardır: “The attitude
of popular classes towards
national movements for
Independence”, Commission Internationale d’Histoire des Mouvements Sociaux et
Structures Sociales, Mouvements nationaux d ’independence et classes
populaires aux XIXe et XX sidcIes en Occident et en Orient, 2 cilt (Paris, 1971,
cilt 1, s. 34-44); “Some reflections on nationalism”, der. T. J. Nossiter, A.
H. Hanson, Stein Rokkan, Imagination and Precision in the Social Sciences: Essays
in Mennory of Peter Netti (Londra, 1972, s. 385-406); “Reflections on ‘Tlıe
Break-Up of Britain’ ” (New Left Review, No: 5, 1977); “What is the worker’s
country?" (Worlds
of Labour’dan Bölüm 4, Londra
1984); “Working-class
internationalism”, der. F. van Holthoon ve Marcel van der Unden, İnternationalism in
the Labour Movement (Leiden-New York-
Kopenhag-Köln 1988, s. 2-16).
O sırada yayımlanmadığı (?) için listede sözü edilmeyen kitapların
Türkçe baskılarını aşağıya not aldım. DK
*Miroslav
Hroch, Avrupa'da Milli Uyanış, Toplumsal Koşulların ve Toplulukların Karşılaştırmalı Analizi, Çev. Ayşe
Özdemir, İletişim Yayınları, 2011. Ayrıca kitabın girişinde yer alan "Millet Nedir?" parçası için bkz. http://www.iletisim.com.tr/images/UserFiles/Documents/Gallery/110110143917.pdf
**Eric J. Hobsbawm , Terence Ranger, Geleneğin İcadı, Agora Kitaplığı, Çev. Mehmet Murat Şahin, 2006
***Anthony D. Smith, Milliyetçilik Kuram - İdeoloji - Tarih, Atıf Yayınları, Çev. Ümit Hüsrev Yolsal, 2013 (Aynı kitap mı, emin değilim. İnternet araştırması beni bu sonuca götürdü. Kitabın baskısını bulunca tekrar bu sayfaya bir not düşeceğim.)
Nükleer bir savaştan sonraki günlerden birinde, galaksiler arası bir tarihçinin, kendi galaksisindeki alıcıların kaydettikleri uzaktaki küçük felaketin nedenini araştırmak üzere artık ölü durumdaki bir gezegene ayak bastığını düşünün, demiş yazar. Devamını okumak için bkz.
YanıtlaSilAraştırdığım kadarıyla bu listedeki kitapların sadece 5 tanesinin Türkçesi var.
YanıtlaSilEssay writing was never my forte as English isn’t my first language but because I was good at math so they put me into Honors English. I really couldn’t be assed with reading King Lear and then writing a 5,000 word paper on it so I looked up essay services and DigitalEssay.net was the first link to come up. I was kind of shocked with the quality of the paper they gave me. I received a very articulate and well-written piece of writing for like $20. Recommended it to a bunch of my foreign friends and now they use it too.
YanıtlaSil