jeolojik kayıt etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster
jeolojik kayıt etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster

1 Mayıs 2025 Perşembe

İstanbul ve Çevresindeki Tarihsel ve Aletsel Dönem Depremleri Açıklamalı Kronolojisi




08 Aralık 447 Depremi
Y e r: 40.80° K - 29.60° D; l0 : IX Artçı sarsıntıları 40 gün sürmüş bir depremdir. İstanbul kentinin kara surla­rındaki 57 burç hasar görmüştür. İmparator Konstantinos tarafından yaptırılan onarım çalışmaları 2 ayda tamamlanmıştır. Bu onarımla ilgili bir yazıt Mevlevi­hane kapısında bulunmaktadır (Dünden Bugüne İstanbul Ansiklopedisi, 1994, C. 7, s. 79). 

15/16 Ağustos 555 Depremi Y e r: 41.04° K - 28.98° D ; l0 : X İstanbul kentini çeviren surlarda ve bazı kiliselerde önemli hasar ve yıkılma­lar meydana gelmiştir. Ege Adaları'nda ve Anadolu’nun geniş bir kısmında his­sedilen bu deprem Marmara Denizi’nde sismik dalgalar oluşturmuştur (K. Ergin vd., 1967, s. 148). 

26 Ekim 740 Depremi Y e r: 40.80° K - 29.00° D ; l0 : VIII İstanbul'da büyük hasara yol açmış bir depremdir. Aya İrini Kilisesi dahil bir çok bina hasar görmüş, İstanbul surları harap olmuştur. İmparator III. Leon sur­ların onarımı için özel bir vergi koymuş ve fon oluşturmuştur. Bu onarım faaliyeti surlarda bulunan 11 adet yazıtla belgelenmiştir (Dünden Bugüne İstanbul Ansk.1994, C.7, s.79). 

? Ocak 1010 Depremi Y er: 41.00° K - 29.00° D ; l0 : VIII Artçı sarsıntıları 2 -3 ay sürmüş bir depremdir. Dışmerkezi Sarayburnu kıyısı yakınında yer alan bu depremde bugünkü Fatih Camii'nin yerinde bulunan Havarium Kilisesi yıkılmıştır. 

10 Aralık 2015 Perşembe

Childe: İnsan Kendini Yaratır

Gordon CHILDE



http://lithiccastinglab.com/gallery-pages/lakedwellergroupstonetoolslarge.htm
Yazılı tarihte, insanların son beş bin yılda dünyanın çeşitli kısımlarında elde ettiği başarılarının son derece bölük pörçük ve eksik bir kaydı vardır. Yazılı tarihin incelediği kesim, insanların gezegenimizde etkin olmaya başladıklarından bu yana geçen zamanın, olsa olsa ancak yüzde biri kadardır. Sunulan tablo, açıkçası, içinde herhangi bir birleştirici çizgiyi ve yön gösterici eğilimi sezmenin kolay olmadığı bir kargaşa görünümüdür. Arkeoloji bunun yüz kat uzunluğundaki bir dönemi inceler. Bu geniş inceleme alanı içinde, genel eğilimleri ve bir ana gelişme çizgisine ve kavranılabilir sonuçlara yönelen üst üste birikmiş değişiklikleri gösterir.