Suphi Burak ÜSKENT
Yüksek Lisans Tezi (2006)
[Tezin tamamını okumak için aşağıdaki linke bkz.]
Yüksek Lisans Tezi (2006)
[Tezin tamamını okumak için aşağıdaki linke bkz.]
https://upload.wikimedia.org/wikipedia/commons/3/36/Dickens_by_Watkins_1858.png |
Charles John Huffam
Dickens (7 Şubat 1812 –
9 Haziran 1870) İngiliz yazar ve toplumsal eleştirmen. En unutulmaz kurgusal
karakterlerden bazılarını yaratmasının yanında Victoria
devrinin en iyi romancısı olarak kabul edilir. Charles Dickens, 1812'de İngiltere'de,
Porstmouth yakınlarında doğdu. 12 yaşındayken ayakkabı boyası yapan bir
fabrikaya girdi, kutulara etiket yapıştırmakla görevlendirildi. Bu sırada
Dickens'in babası cezaevindeydi; çünkü gırtlağına kadar borca batmıştı, kimseye
parasını ödeyemez duruma düşmüştü. Charles dört ay boyunca fabrikada çalıştı,
Pazar günlerini de ailesiyle birlikte cezaevinde geçiriyordu. Bu dönem
geleceğin romancısının ruhunda derin izler bıraktı. Babası cezaevinden
çıktıktan sonra Charles işvereniyle kavga etti, böylece boya fabrikasından
ayrılıp okula başladı. 1827'de okulu bitirdikten sonra bir noterin yanına
girdi. Daha sonra hem bu işi yürütmeye, hem de yazmaya başladı; giderek yazar
olarak büyük ün kazandı. 1
Dickens, tam da bu dönemde yaşamış bir insan olarak Endüstri
Devrimi’nin insana ve topluma bakış açısını çok iyi biliyordu. Fabrikalar,
fabrikalarda kullanılan makineler, bu makinelerin sayıları, kullanım biçimleri,
fabrikalarda çalıştırılan insanların sayıları, kimlik numaraları, eğitim ve
sağlık istatistikleri, iktisadi ve endüstriyel rakamlar, milli servetin sayısal
değerleri, ekonomi ve bu büyük devrimle ilgisi olan her konunun ucu sonuçta
sayılara, dolayısıyla da matematiğe dayanıyordu. Bütün bunların yanı sıra,
insanların çocuklar ve kadınlar da dahil olmak üzere saatler boyunca
çalıştırılmaları, özel kimlik numaralarıyla fişlenmeleri ve eğitim kurumlarında
yapılan derslerde bile her konunun sayılarla ifade edilmesi zorunluluğu da
sayısal bilimlere o zamanlar verilen önemden kaynaklanmaktaydı. Makineleşme sonucu gelişmekte olan ağır
sanayinin, ucuz işçiliğin altında ezilen, patronlarınca yalnızca sayılar ya da
“eller” olarak görülen ve bu şekilde insanlıklarını kaybeden insanlar da
makineleşmişlerdi.
Dickens’ın sayıları
kullanmak suretiyle izlediği eleştiri yöntemlerinden bir diğeri ise
istatistiksel verilerin kullanımıdır. Dickens’ın bize aktardığı bilgilere
göre, çalışan kesimdeki insanlar ne kadar mekanik hale gelmiş ise, üst tabakayı
oluşturan işverenleri de o kadar aritmetiksel hale gelmiştir. Bay Gradgrind (roman kahramanı) ile “banker, tacir, üretici
ve daha pek çok şey olan” arkadaşı Bay Bounderby (roman kahramanı) gibi nüfuz
sahibi işverenler için, yalnızca elde ettikleri kâr, istihdam sayıları, yıllık
hedeflerindeki kalkınma planı, ölüm ve iş kaybı ya da suç ve iş kaybı gibi
konular birinci sıradadır. Bu konuları anlayabilmenin tek yolu karmaşık
hesaplar, denklemler, istatistiksel rakamlar yani kısacası matematik bilmektir. Hiçbir şeyi merak etmeden,
düşünmeden sadece matematik bilmek… Öyle ki, bu insanlar kendilerine uygun
bir parola geliştirmişlerdir: Never
Wonder yani Asla Merak Etme! Başka bir deyişle; bir makine, bilgisayar ya da
robot gibi doğum, ölüm, üreme, hastalık, sağlık, kâr, zarar, milli gelir, aile
geliri vs. oranlarını sadece ve sadece hesaplamak önemlidir. Sorgulamak,
düşünmek ve hissetmek yasaktır.
19. YÜZYIL İNGİLİZ ROMANINDA ENDÜSTRİ DEVRİMİ’NİN
YANSIMALARI
acikarsiv.ankara.edu.tr/browse/3278/4132.pdf
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder