19 Aralık 2015 Cumartesi

İstiklal Mahkemeleri’nin Doğası

Ergün Aybars

Mahkemeler idam yetkisine sahip olup, kararları temyiz edilemez ve gerekirse anında uygulanırdı. Bu yüzden, mahkemeleri terör mahkemelerine benzetenler oldu. Sovyet Devrimi sırasında çalışan Çeka’lara  [Çeka: Sovyet Gizli Polisi] benzetenler de vardı. Onlara göre İstiklâl Mahkemeleri yalnız asmak demekti...

İstiklâl Mahkemeleri’nde [1920-1922 yıllarında] 1.054 kişi (bu sayı elde edilen en az uygulamayı göstermektedir; idam sayısı tahminen 1.450-1.500 olabilir) asıldı. 2.827 kişinin idamları askerden yeniden kaçmaları halinde uygulanmak üzere şartlı olarak affedildi. 243 gıyaben idam, 1.786 kalebentlik ve kürek cezası verildi. 11.744 kişi beraat etti. 41.768 kişiye ise genellikle dayak cezası olmak üzere çeşitli hafif cezalar verildi. Mahkemeler için idam cezası en son çare idi. Ancak ıslah olmayacaklarına kanaat getirilen asker kaçakları ile vatan hainlerine uygulanıyordu. Hatta bazı mahkemeler çok az idam cezası verdikleri için eleştirilmişlerdi.

[kalebentlik: Osmanlı döneminde uygulanan bir cezadır. Suçlu bulunan kişi bir kaleye gönderilir ve gönderildiği kaleden çıkamaz.]
İstiklâl Mahkemeleri, 2. baskı (İstanbul, 1997).

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder