Ümit Hassan
Eski Türkler ve Asya’nın diğer kandaş
topluluklarının davranışı toplu eyleme dayanır. Birlikte savaşmış, birlikte tören yapmış, şölen
vermişlerdir. Bu bakımdan, Eski Türklerdeki düşünce de kamusal ve kolektiftir,
topluca eylemle bütünleşir. Ziya Gökalp’in deyişiyle eski Türklerde kutsal olmayan hiç bir şey bulunmadığı
içindir ki kamusal düşünce de kutsallıkla örtüşür, hatta çoğu görünümüyle
aynılaşır. Örgütlenme ve örgütlenmenin giderek bir ölçüde katmanlı bir toplum
biçimi demek olan yönetim aşamalarında düşünce tarihini araştırmak demek, inanç
sistemini ve bu açıdan tarihsel gelenekler bütününü, töreyi değerlendirmek
demektir.
Kandaşlığın (akraba halkların) içsel
gelişmesi ile dış etkileşimi de bir bütün oluşturur. Kandaş toplulukların kendi
içsel değişmeleri ile birbirleriyle ilişkileri ve uygarlık alemi ile olan
ilişkileri soyutlanarak ele alınamaz. Kandaşların uygarlarla olan savaşımları,
savaş işini yürütmeleri ilk bakışta bir “dış dinamik” olarak nitelendirilirse
de bu iş aynı zamanda bir “iç dinamik”dir.
Dolayısıyla, eski Türklerin ağırlıklı
nitelikleri itibariyle kandaşlıklarını
sürdürdükleri ölçüde, diğer kandaş topluluklarlarla ve özellikle Çin, Hint, ve İran uygarlık
alanlarıyla ilişkide bulunma yol ve yordamları da törelerinin bir parçası
biçiminde oluşmuştur ve genel düşünceleri içerisinde yer alır.
Türkiye tarihi, cilt 1, say;
286- 287
ayrıca Ümit Hassan için bkz. http://old.neu.edu.tr/en/node/1394
Başlığı ben yazdım. DK
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder